10 Kasım 2016 Perşembe

Doğum Öncesi Testler

Hamilelik dönemi boyunca, çeşitli cenin veya hamilelik sorunlarıyla ilgili doğabilecek belirtileri görmek için düzenli olarak gözlem ve/veya teşhis testleri istenecektir. Gözlem ve teşhis testleri arasındaki farkları bilmek önemlidir.

Bir gözlem testi, belli bir durumla ilgili olarak bebeğinizin ve sizin genel toplumdan daha yüksek risk taşıyıp taşımadığınızı anlamayı amaçlayan görece çabuk ve kolay bir yöntemdir. Sonuçlarınız pozitif çıkarsa, her zaman o durumu taşıdığınız anlamına gelmez; sadece taşıyor olabileceğiniz ve daha fazla test gerektiği anlamına gelir. Eğer daha sonra yapılan ilave testler durumun sizin için geçerli olmadığını gösterirse, gözlem testinizin ‘yanlış pozitif” sonuç taşıdığı söylenebilir. Gözlem testi sonuçlarınız negatifse, durumu taşıma olasılığınızın düşük olduğuna karar verilir ve daha fazla test yapmak gerekmez. Standart uygulama olarak, gözlem testlerinin çok düşük bir “yanlış negatif” oranı olmalıdır; yani, durumu taşıyan birini atlama olasılıkları çok düşük olmalıdır.

Teşhis testleri, genellikle daha konuya odaklıdır ve bir hamilelik komplikasyonu veya cenin sorunu bulunabilecek kadınları tanımlamak açısından daha güvenilirdir. Ama yüzde 100 doğru olamayacaklarından, bir teşhisi doğrulamak için çok sayıda test yapılması gerekebilir. Teşhis testleri genellilde daha zor, daha pahalıdırlar ve gözlem testlerine oranla daha fazla yan etkileri bulunabilir. Bu faktörler nedeniyle, çoğu up uzmanı teşhis testlerini ancak olumlu sonuçlanmış gözlem testlerinde veya diğer faktörlerden hareketle kullanır.

Doğum öncesi testler, sonuçlar normal bir hamileliği veya sağlıklı bir cenini gösterdiğinde, Özellikle güven vericidir. Ama sonuçlar belirsizse veya bir soruna işaret ediyorsa, bazı zor seçimlerle ve ciddi bir endişeyle karşılaşabilirsiniz. (Örneğin, bir amniyosentez, bebekte Down sendromu olup olmadığını gösterebilir ve aileye böyle bir durumda kürtaj isteyip istemeyecekleri sorulabilir.) Tıp uzmanınız size bu tür testler önerdiğinde, testi yaptırıp yaptırmamak konusunda bilgiye dayalı bir karar vermek için, aşağıdaki soruları cevaplamanız yararlı olabilir. Bu kilit sorular, özellikle testler potansiyel bir risk gösterirse önemlidir.
  • Testin amacı nedir?
  • Bu bir gözlem testi mi, yoksa teşhis testi mi?
  • Nasıl yapılıyor?
  • Sonuçlar ne kadar güvenilir veya tutarlı?
  • Anne veya cenin için riskler ya da sorunlar var mı?
  • Elde edilen bilgi, hamileliğimin gidişatım nasıl etkileyecek?
  • Pozitif veya negatif sonucun arkasından hangi adımlar geliyor?
  • Maliyeti ne kadar? Sigorta poliçem veya sağlık sigortam bunu karşılıyor mu?
  • Testi yaptırmamanın sonuçlan neler?
  • Benzer bilgileri almak için başka yollar var mı? (Yukarıdaki sorulan da başka alternatiflerle ilgili sorun.)
Bugün ilerleyen tıp teknolojisi sayesinde, doğum öncesi sorunları teşhis etmek giderek kolaylaşıyor; ne var İd bu sorunları tedavi etme becerimiz henüz o kadar ilerlemedi. Yine de, gözlem ve teşhis testlerinin de dâhil olduğu iyi bir doğum öncesi balamla, sağlıklı bir hamilelik donemi ve doğum yapma olasılığı büyük ölçüde artmıştır.

Doktorunuz veya ebeniz bir hamilelik komplikasyonundan şüpheleniyorsa ya da doğmamış bebeğin boyu, gelişimi veya durumu hakkında daha fazla bilgi gerekiyorsa, gerekli testleri isteyecektir. Bu testlerden ikisi özellikle daha fazla incelemeyi hak eder: Çok fazla bilgi verdiği için tıp uzmanlarının düzenli olarak başvurduğu ultrason ve kendi başınıza da yapabileceğiniz bir gözlem testi olduğu için cenin hareketi sayımı.

Tıbbi ve Ailevi Geçmiş

Tıbbi geçmişinizle ilgili görüşmelerinizin bir parçası olarak, size ve eşinize kişisel geçmişlerinizle ilgili sorular sorulabilir. Sağlayacağınız bilgiler, doktorunuzun veya ebenizin bakımı kişiselleştirmesine yardımcı olacaktır. Ele alacağınız konular şunlar olabilir:

- Kuşaktan kuşağa aktarılan tıbbî rahatsızlıklar; doğum kusurları, zihinsel gerilik, körlük veya sağırlık durumlarıyla doğan bebekler; ölü doğumlar veya diğer türde hamilelik kayıpları.

- Hamilelik döneminde, doğum sırasında ve doğumdan sonraki saatlerde ve günlerde sizin için önemli olan etnik konular, gelenekler ve ritüeller.

- Daha önce hastanede yaşadığınız olumsuz bir deneyim, herhangi bir doktorla yaşanan bir sorun veya hastalıkla ilgili tatsız anılar gibi tıbbi bakıma veya yöntemlere tepkinizi etkileyebilecek geçmiş deneyimler.

- Geçmişte cinsel tacizle, aile içi şiddetle veya farklı türde önemli bir yanlış davranışla ilgili anılar.

- Hayatınızın bu önemli döneminde en iyi balcımı almanızı garantilemek amacıyla paylaşılması gereken tüm düşünceler, duygular, anılar veya deneyimler.

Doğum Öncesi Bakım

Doğum öncesi bakım, bebeğinizin ve sizin sağlığınızı garantilemek için uygulanan çeşitli testleri ve değerlendirmeleri içerir. Doktorunuz veya ebeniz, hemşireniz ve diğer sağlık görevlileri bu bakımı sağlayacaktır. Bu kişiler hamileliğinizin sadece tıbbi yönleriyle değil, aynı zamanda sağlık geçmişiniz, mevcut yaşam durumunuz ve taşıyabileceğiniz diğer endişelerle de İlgilenecektir. Hamile olduğunuzdan şüphelendiğinizde veya bunu öğrendiğinizde, doktorunuzla veya ebenizle görüşün. Bazen randevu almak haftalar sürebilir, bu yüzden erken harekete geçin.

Doğum öncesi birinci veya ikinci doktor ziyaretinizde, tam bir fiziksel inceleme, çok sayıda test ve kendiniz ile ailenizin sağlık geçmişlerinizle İlgili görüşme yapılması normaldir. Her doğum öncesi balam randevusunda, doktorunuz sağlığınızı, bebeğin durumunu ve gelişimini kontrol eder. Hemşire genellikle gerekli bilgilerin toplanmasına yardımcı olur ve birçok sorunuzu cevaplayabilir. Hamileliğin ortalarında, randevularınız aylık olarak programlanacaktır. Sonlara doğru, kontrollerin her iki haftada bir ve sonunda da her hafta olması mümkündür.

Bazı doktorlar görüşmeleri çok kısa tutar; diğerleri ise daha uzun görüşmeler İsteyebilir. Testlerin çoğu çabucak yapılabilse de, doktorunuzla birlikte daha hızla zaman geçirmeniz, özellikle sağlam bir ilişki geliştirmeniz, kişisel konulan tartışmanız ve diğer önemli endişeleri ve soruları İncelemeniz açısından Önemlidir. Bazı doktorlar bu tür söyleşiler için periyodik olarak uzun seanslar düzenler. Daha uzun bir görüşmeye ihtiyacınız varsa, bunu önceden isteyin. Bu uzun görüşmeleri, doktorunuzla doğum deneyimini planlamak için kullanabilirsiniz.

Hamilelik döneminde bazı veya tüm randevularınızda, eşiniz doktorunuzla tanışmak ve doğumda kendi rolünü konuşmak amacıyla size eşlik etmelidir. Ayrıca, diğer doktorlarla veya ebelerle de tanışmaya çalışın çünkü doğum zamanınız geldiğinde onlar nöbette olabilir. Bu mümkün değilse, tanımadığınız tıp uzmanlarına kendinizi tanıtmak ve belli doğum tercihlerinizi anlatmak için yazılı bîr doğum planı hazırlamak yararlı olabilir.

Hamileliğe Hazırlanmak

İdeal olarak, doğum öncesi bakım hamilelikten çok önce başlar. Eğer mümkünse, sağlıklı bir hamilelik dönemi İçin gereken yaşam tarzı değişiklerini yapmak veya tıbbi destek aramak için hamile kalmayı beklemeyin. İşte, sağlıklı bir bebek dünyaya getirmek için atabileceğiniz on adım:

1. Mevcut sağlık durumunuzu incelemek ve hamilelik planlarınız hakkında görüşmek için bir kadın doğum uzmanından randevu alm. Dişçinizden de randevu alarak, diş ve dişetlerinizi kontrol ettirerek gerekli temizlikleri yaptırın.

2. Eğer mümkünse, hem kendinizin hem de eşinizin ailelerinizin sağlık geçmişleri hakkında bilgi edinin. Sizin veya gelecekteki bebeğiniz için herhangi bir özel risk bulunup bulunmadığını öğrenin. İsterseniz, bir genetik uzmanıyla da görüşün.

3. Sigara, alkol veya keyif verici herhangi bir madde kullanıyorsanız, bunları bırakın.

4. İyi beslenin ve uygun kilonuzu koruyun. Günlük olarak bir hamilelik vitamini veya çoklu vitamin kullanmaya başlayın. Kullandığınız vitaminin yeterli miktarda folik asit içermesine dikkat edin.

5. Aşılarınızı güncelleyin. Kızamıkçık aşısı olup olmadığınızı kontrol ettirin. Eğer gerekiyorsa, kızamık, kabakulak, kızamıkçık, suçiçeği, difteri, tetanos ve çocuk felci aşılarınızı olun. Kızamıkçık ve suçiçeği gibi bazı aşıların, hamile kalmanızdan en az üç ay önce yapılması gerektiğini unutmayın. Bulaşıcı hastalıklara mümkün olduğunca maruz kalmayın. Yemeğe oturmadan önce ellerinizi dikkatle yıkayın, az pişmiş et yemeyin ve kedi idrarından uzak durun.

6. Şeker hastalığı, depresyon, anemi, epilepsi, çoklu sideroz, sistemik lupus eritematozus, iltihabi bağırsak hastalığı, yüksek tansiyon veya kardiyak hastalığı gibi kronik rahatsızlıklarınız varsa, hastalığınızı olabildiğince kontrol altına almak için doktorunuzla birlikte çalışın.

7. Sürekli reçeteli ilaç kullanıyorsanız, doktorunuza danışın. Hamile kalmadan birkaç ay önce doğum kontrol haplarını bırakın. Hamilelikte zararlı olduğu bilinen ilaçlar kullanıyorsanız, onlardan uzak durmaya çalışın veya daha güvenli başka alternatifler bulun.

8. Zehirli kimyasallardan ve maddelerden uzak durun. Potansiyel zehirleri tanımlayıp ortadan kaldırmak için evinizi, işyerinizi ve yaşadığınız ortamları gözden geçirin.

9. Babanın sağlığının ve yaşam tarzının da bebeğin sağlığım etkileyebileceğini unutmayın. O da bu değerlendirmeleri yapmalı ve gerekli değişimleri gerçekleştirmelidir.

10. Sağlığınızı koruyun ve sağlıklı bir yaşam tarzı sürdürün. Düzenli olarak egzersiz yapın, yeterince uyuyun, stresten uzak durun ve ilişkilerinizi istikrarlı hâle getirmeye çalışın.

Hamilelik Sırasında Yolculuk

Hamile olmak, yolculuk ihtiyacınızı veya isteğinizi engellememelidir. Birkaç güvenlik önleminin ve rahatlık tavsiyesinin farkında olursanız, arabayla, uçakla, trenle, gemiyle veya otobüsle yolculuk yaparken alacağınız keyfi artırabilirsiniz.

Hamilelik döneminizde bir yolculuk planlarken, uzmanınıza gideceğiniz yerle ve yolculuk şekliyle ilgili bilgi verin. Yolculuk için önerilerini ve hamileliğiniz için almanız gereken önlemleri sorun. Bazı uzmanlar hamileliğin son ayında veya yüksek riskli hamilelik yaşayan kadınlar için hiçbir zaman yolculuğu önermemektedir.

Özellikle hamileliğin son dönemlerinde bir uçuş veya gemi yolculuğu planlıyorsanız, havayolu veya denizyolu şirketlerinde belli sınırlamalar olup olmadığını öğrenmek için seyahat acentenizle konuşun. Bazı şirketler ülke içi uçuşlarda, planlanan doğum tarihinizden Önceki hafta yolculuğa izin vermemekte ve bazıları da uluslararası yolculuklarda farklı sınırlamalara gitmektedir. Bütün hamile kadınlar, yedi bin fit üzerinde basınçlı kabini olmayan küçük uçaklarla uçmaktan kaçınmalıdır, çünkü oksijen yetersizliği cenini etkileyebilir.

Arabayla, otobüsle, uçakla veya trenle yapılan uzun yolculuklar, hamile kadınlar için zorluk yaratabilir, çünkü hareketsizlik kan dolaşımını engeller ve bacaklarda şişmelere neden olabilir. Olabildiğince çok esneyerek, sık sık ayağa kalkıp yürüyerek ve oturduğunuz yerde bazı basit egzersizler yaparak bu sorunlardan uzak durabilirsiniz.

Arabayla veya uçakla yolculuk yaparken, daima emniyet kemerinizi takmaksınız. Bazı kadınlar bir çarpışma olduğu takdirde emniyet kemerinin cenine zarar vermesinden korkar. Ama gerçek şu ki emniyet kemerini takarsanız, hem siz hem de karnınızdaki bebeğiniz daha güvende olursunuz. Cenin, amniyodk sıvının minder etkisine ek olarak kaslarınız ve leğen kemiğiniz sayesinde rahmin içinde korunmaktadır. Bir arabada, iki omuzdan geçen ve kucağı saran emniyet kemerleri en güvenli ve en rahat olanlarıdır. Emniyet kemerinizi omuzlarınızdan ve kalçalarınızın altından geçirin. Kucak kemeri, karnınızın altından geçecek şekilde takılmalıdır. Bazen kucak kemeriyle vücudunuz arasına konacak yumuşak bir bez veya minder, yolculuk sırasında rahatlık sağlar ve bir çarpışma durumunda sizi güvendetutar. Bir uçakta, tıpkı arabada olduğu gibi kemeri karnınızın altından geçirin.

Çoğu kadın, hamilelik döneminde güvenli şekilde yolculuk yapabilir ama bazen hamileliğin zorluklarını yaşayabilirsiniz. Sahahları mide bulantıları, hareket yüzünden artabilir. Uzun günler boyunca yolculuk yaparsanız veya uzun iş toplantılarına katılırsanız, yorgunluğunuz artabilir. Normal rutini izlemediğinizde bol miktarda iyi yiyecek ve bol miktarda sıvı alma ihtiyacınız karşılanmayabilir. Evdeyken rahatlığınızı ve sağlığınızı destekleyecek yöntemleri unutmayın ve onları yolculuklarınızda yoğun günlerinize uyarlamanın yollarını arayın.

Hamilelikte Cinsellik

Hamilelikte cinsel yaşamınıza ne olur? Siz veya eşiniz cinsellikle ilgili farklı duygular taşır mısınız? Cinsel ilişki güvenli midir? Orgazm güvenli midir?

Çoğu kadın ve eşleri için, hamilelik cinsel İlişkilerde değişiklikler getirir ama bu değişiklikler, herkes için aynı değildir. Bir kadın hamilelik döneminde kendini olgun, güzel ve seksi hissederken, bir diğeri sarsak ve şişman hissedebilir. Bir kadın ilgili ve düşünceli bir eş tarafından sevildiğini ve güvende olduğunu hissederken, bir diğeri zor bir ilişki yaşayabilir ya da yalnız olabilir. Bir kadın kendi sağlığı veya bebeğin sağlığı için endişelenirken, bir diğeri kendini harika, güçlü ve canlı hissedebilir. Bir eş kadının sağlığı için endişelenir veya kadının değişen görüntüsü nedeniyle uzaklaşırken, bir diğeri bütün süreçten zevk alabilir.

Eşinizin ve sizin hamilelikle ve beraberinde getirdiği değişikliklerle ilgili duygularınız hiç şüphesiz cinsel yaşamınızı etkileyecektir; mide bulantıları, yorgunluk, kilo alma, göğüslerin hassaslığı, leğen bölgesindeki kan dolaşımında ve hormonlardaki değişiklikler gibi bedensel değişiklikler de öyle. Bu fiziksel faktörlerle birlikte, cinsel duygularınız da değişecektir. Size zevk ve heyecan veren şeyler değişebilir. Bazen kendinizi her zamankinden daha arzulanır bulabilirsiniz; diğer zamanlarda ise hiç böyle hissetmeyebilirsiniz. Eşiniz cinsel yaşamınızdaki değişiklikleri anlayabilir ve kabullenebilir veya bunun aksi yönünde davranabilir. Hamilelik ikiniz arasında gerilim yaratabileceğinden, bu dönemde açık iletişim kurmak özellikle önemlidir.

Peki, ya güvenlik? Cinsel ilişki veya orgazmla vajina kanamaları, enfeksiyon, düşük veya prematüre doğum arasındaki bağlantılarla ilgili raporlar ya da söylentiler ürkütücüdür. Buna ek olarak, penisin vajinanıza derinlemesine girmesinin ve eşinizin karnınız üzerindeki ağırlığının bebeği tehlikeye atması da sizi endişelendirebilir.

Eğer düşük veya prematüre doğum gibi riskleriniz varsa, cinsel ilişkiden sonra sürekli veya acı verici kramplarla karşılaşıyorsanız ya da cinsel yoldan bulaşan bir hastalık taşıyan yeni bir eşiniz varsa, cinsel ilişki ya da orgazm, sorunlara yol açabilir. Risk taşıyorsanız, cinsel ilişkiden uzak durmalısınız. Diğer bir uyarı ise, eşinizin vajinanıza hava üflememesi gerektiği yönündedir, çünkü bu kan dolaşımında bir hava kabarcığı yaratabilir ki bu da çok ciddi bir komplikasyondur.

Düşük veya prematüre riski taşımıyorsanız, çoğu tıp uzmanı cinsel ilişkiyi iki eş için de önermektedir. Rahim büzülmeleri orgazmın normal bir parçasıdır ve sağlıklı bir cenin için hiçbir sorun yaratmaz. Nazik, daha sığ bir giriş yapılması ve eşinizin ağırlığım karnınızın üzerine yüklemeyecek pozisyonlar kullanmak, bebeğinizle ilgili rahatsızlığınızı ve endişelerinizi dindirecektir. Bebeğin amniyotik sıvı İçinde minder etkisiyle korunduğunu, amniyotik kese ve rahim boynu sıvısının ralımİ gerektiği şekilde kapadığını unutmayın.

Hamilelik, cinsel yaşamınızda yeni yöntemler ve yollar aramak için iyi bir zaman olabilir; birbirinize İhtiyaçlarınızı ve arzularınızı daha açıkça anlatmak için de uygun bir zamandır.

Çok Sayıda Bebek Beklemek: İkizler, Üçüzler ve Diğerleri

Kadının birden fazla bebek taşıdığı hamileliklere çoklu hamilelik denir. Çoklu hamilelikler yaklaşık her sekiz hamilelikten birinde görülür. Avrupa ırklarıyla kıyaslandığında, çoklu hamileliklere Asya ırkları arasında dalıa az, Afrika ırkları arasında ise daha fazla rastlan maktadır. Ailesinde ikizler olan daha ileri yaştaki kadınlar, iri yarı veya çok uzun boylu kadınlar, multiparalar ve doğurganlık ilaçları veya yöntemleri kullanan kadınlar, çoklu hamilelikle karşılaşma olasılığına dalıa açıktırlar.

Çift yumurta ikizleri, iki yumurtanın iki sperm tarafından döllenmesiyle oluşur ve ikizler ancak aynı yaşta olsalar iki normal kardeşin benzeyeceği kadar benzerler. Tek yumurta ikizleri ise bir sperm tek yumurtayı döllediğinde ama dalıa sonra yumurta iki bebeğe bölündüğünde gerçekleşir. Her üç çift ikizden biri tek yumurta ikizidir. Üçüzler, dördüzler veya beşizler daha da ender görülür.

İki ya da daha fazla cenin kalp atışı duyulduğunda, aile geçmişinizde çoklu doğumlar varsa, hızlı kilo aldıysanız veya rahminiz normalden dalıa hızlı büyürse, çoklu hamilelikten şüphelenilebilİr. Eğer bir çoklu hamilelikten şüpheleniyorsanız, bir ultrason taraması şüphelerinizi doğrulayabilir. İkinci üç aylık dönemin başlarında ultrason taraması çoklu hamileliklerin yüzde 95’inden fazlasını tespit edebilmesine rağmen, bazıları doğuma kadar fark edilmeden kalabilir.

Çoklu doğum beklentisi hem heyecan verici hem de stresli olabilir. Birden fazla bebeğin gelişimini desteklemek, bedeninizi normalden fazla yorar. Beslenme düzeninizde aldığınız kalori miktarım artırmanız gerekebilir. Rahatsızlık, yorgunluk ve artan prematüre doğum olasılığı yüzünden daha fazla dinlenmeye ihtiyaç duyabilirsiniz. Yeni doğan ikizler, üçüzler veya diğerleriyle İlgili en yaygın sorunlar, prematüre doğanlarla ilgilidir. Çoklu hamileliklerde doğum daha karmaşık olabileceğinden, aile doktorunuzun veya ebenizin yerine - veya ek olarak - bir doğum uzmanına da ihtiyaç duyabilirsiniz. Daha fazla tıbbi balama ek olarak, arkadaşlarınızdan ve akrabalarınızdan da daha fazla ilgiye ihtiyaç duyabilirsiniz.

Çoklu hamilelik yaşayan anne adaylarına ve eşlerine duygusal ve pratik sorunlarında yardımcı olmak için ldtaplar ve destek gruplan mevcuttur. Ayrıca, doğum eğitimciniz de sizi daha önceki kurslarda çoklu hamilelik yaşayan ebeveynlerle bağlantıya geçmenizde yardımcı olabilir.

Tekrar Hamile Kaldığınızda

İkinci (veya daha fazla) çocuğunu bekleyen bir kadına genellikle multipara veya kısaca mulhip deriz. Bir muhip olarak, bu hamileliğinizi duygusal açıdan ilki kadar heyecan verici bulmayabilirsiniz. Hamilelik artık yeni bir şey değildir ve parlaklığım kısmen kaybetmiş olabilir. Bu nedenle ve diğer çocuğunuzla da ilgilenmeniz gerektiğinden, ilkine oranla hamileliğe daha az odaklanabilirsiniz.

Her hamileliğin diğerlerinden değişik olsa da, İkinci hamilelik ilkine göre bazı öngörülebilir farklılıklara sahiptir. Bebeğin hareketlerini bir ay daha önce hissetmeye başlayabilirsiniz çünkü artık duyguları daha kolay fark edersiniz. Karın kaslarınız önceki hamileliğinizde daha kolay gevşemeye alıştığından, karnınız daha çabuk irileşebilir ve hamileliğiniz daha çabuk fark edilir hâle gelebilir. Leğen bölgesindeki bağlarınız bu kez daha çabuk yumuşayabilir. Bebeği daha aşağıda taşıdığınızı da fark edebilirsiniz. Braxton-Hicks büzülmeleri daha fazla sayıda ve daha kolay fark edilebilir olabilir, özellikle de hamileliğin sonlarına doğru. Bu önceki rahatsızlıklar ve fiziksel değişiklikler size keyif vermese de, hamileliğinizin daha öncekine oranla daha hazır bir bedende gerçekleştiğini bilebilirsiniz.

Öncekine oranla, bu hamileliğe kendinizi duygusal açıdan daha az odaklayabilirsiniz. Dikkatiniz, ceninle İlgili düşüncelerden yeni bir bebeği aileye katmakla ilgili düşüncelere kayabilir. Bunun bir nedeni, bu kez yeni doğmuş bir bebeğin annesi olarak kendinizle ilgili daha net bir resme sahip olmanızdır. Bu hamileliğinizde eşiniz de daha az ilgili olabilir çünkü artık daha deneyimlidir ve gerek sizin sağlığınız, gerekse bebeğin sağlığıyla ilgili endişeleri azalmıştır.

Bu kez de doğum kurslarına katılmanız gerekir mi? İlk hamileliğinizde doğum kurslarına katılmış olsanız bile, tekrar kurslara katılmak için bazı iyi nedenler vardır; özellikle de kişisel ihtiyaçlarınıza göre tasarlanmış daha yeni dersler İçin. Doğum sancıları ve dayanma teknikleriyle ilgili dersleri yeniden gözden geçirmenin yanı sıra, daha yeni dersler bu hamileliğin öncekine oranla nasıl farklı olacağı konusunda sizi hazırlar. Kardeşleri hazırlamak ve evi birden fazla çocuğa hazırlamak konusunda size fikirler verebilir. Ayrıca, bu bebeğe odaklanmanız ve duygusal bağınızı güçlendirmeniz için de fırsatlar sunar.

Yaklaşan doğumla ilgili endişe, multiparalar arasında ender görülen bir durum değildir. Daha önce doğrudan ve olumlu bir doğum deneyiminiz olmuşsa, bunun da aynı şekilde olup olmayacağını merak edebilirsiniz. Daha önceki doğumunuz zor veya hayal briçi olmuşsa, bu sorunlarla tekrar karşılaşmanın endişelerine gömülebilirsiniz. Bunlar, eşinizle, uzmanınızla veya doğum eğitimcinizle konuşmanıza değecek normal şüphelerdir. Bu şüpheleri aşmak, özgüveninizi güçlendirmek ve doğum deneyiminizi daha iyiye taşımak için çok şey yapabilirsiniz.

İkinci kez anne olan birçokları, diğer bir çocuğu yeterince sevip sevemeyecekleri konusunda endişelenebilirler. Bütün sevginizin ilk çocuğunuza gittiğini ve İkincisine pek bir şey kalmayacağım hissedebilirsiniz. Ya da yeni bebek geldiğinde, ilk çocuğunuza olan sevginizin azalıp azalmayacağını merak edebilirsiniz. Paylaşacak sınırlı miktarda sevginiz olmadığım hatırlamak yardımcı olabilir. Sevginiz asla azalmaz ya da tükenmez. Tıpkı bir mumun ilk alevini kaybetmeden sayısız mum yakabilmesi gibi, siz de sevginizi azaltmadan ya da tüketmeden yayabilirsiniz.

Hamilelikte Düşünülmesi Gereken Özel Konular

Annenin Yaşı

İstatistikler, bir kadının çocuk taşıması için en ideal yaşın yirmi İla otuzların ortalara olduğunu göstermiştir. Ergenlik çağının başlarına, otuzların sonlarına veya kırklı yaşlara oranla bu dönemde dalıa az sorunla karşılaşılmaktadır. Ama buna rağmen, otuzlu veya kırklı yaşlarında ilk kez doğum yapan kadınların oranı hiç olmadığı kadar yüksektir. Daha genç ve dalıa yaşlı kadınlar daha fazla hamilelik riskiyle karşılaşsa da, herhangi bir yaştaki sağlıklı bir hamile kadın, muhtemelen sağlıklı bir bebek dünyaya getirecektir.

Ergenlikte Hamilelik

Ergenlik çağında ve hamileyseniz, özel güçlükleriniz ve ihtiyaçlarınız vardır. Genç bedeniniz muhtemelen güçlüdür. Sağlıklı bir hamilelik yaşama olasılığınız yüksektir; özellikle de iyi beslenirseniz, hamileliğin erken dönemlerinden itibaren düzenli olarak doktorunuzu veya ebenizi ziyaret ederseniz ve uyuşturuculardan, alkolden ve tütünden uzak durursanız...

Bedenleri İyi durumda olduğu için ergenlik çağındaki kadınlar genellilde başarılı doğumlar gerçekleştirirler. Genç olduğunuz için rahminiz muhtemelen güçlü, bağlarınız ve dokularınız esnektir. Bu doğum sancılarının dalıa az acı verici olacağı veya daha çabuk biteceği anlamına gelmez ama tıbbi müdahalelere ihtiyaç duymayabilirsiniz.

Kendinize bakmak, okula gitmek, ebeveynlerinizle ve bebeğinizin babasıyla ilişkilerinizi sürdürmek ve bebeğinizi alıkoymak veya başkasına vermekle ilgili kararlarınızda bebeğinize duyduğunuz sevginin sizi yönlendirmesine izin verin. Şehir veya belediye sağlık kurumlarmdan, hamilelikte danışmanlık organizasyonlarından veya doğum eğitim organizasyonlarından yardım alabilirsiniz.

Otuz Beş Yaşından Sonra ilk Hamilelik

Bugün kadınlar çok çeşitli nedenlerle ilk hamileliklerini otuz beş yaşından sonraya kadar erteliyorlar: Kariyer veya eğitim öncelikleri, fınansal konular, kısırlık, eş bulamamak veya ebeveynliği, “biyolojik saat” artık ya şimdi ya da asla diyene kadar ertelemek gibi. Çocuk sahibi olmadan önce kariyer yaşamının ortalarına kadar beklemek, bugün iyi eğitimli veya profesyonel kadınlar arasında oldukça yaygın bir norm hâline geldi, çünkü bu kadınlar için ebeveynlik çok çeşitli çekici seçeneklerden sadece bir tanesini oluşturuyor.

Muhtemelen otuz beş yaşının üzerinde ilk kez hamile kalmanın kadın İçin oldukça riskli olduğunu ve daha genç bir kadına oranla d alı a fazla tıbbi komplikasyona neden olabileceğini bir yerlerden okumuşsunuzdur. Bıı doğrudur ama nedenleri net değildir. Yaşın kendisi, diyabet veya kalp hastalıkları gibi kendi başına bir hastalık değildir ama kadınların yaşı ilerledikçe, genç kadınlara oranla, uzmanların her hamile kadında dikkat ettiği bazı sorunlarla karşılaşma olasılıkları artmaktadır: Yüksek tansiyon, gebelik döneminde diyabet, ceninde gelişim sorunları veya kalıtsal bozulduklar, plasenta sorunları, fibroidler, doğum sorunları ve diğerleri gibi.

Peki, neden yaşı daha ileri kadınlar daha büyük risk altındadır? Bunun nedeni belki şu olabilir: Bir kadın ne kadar uzun yaşarsa, zayıf sağlık uygulamalarına, kazalara, hastalıklara veya çevresel etkilere o kadar acık hâle gelir. Ama yıllar boyunca sağlığınızı iyi koruduysamz ve kendinize iyi baktıysanız, yaşınız çok da büyük bir risk faktörü oluşturmaz.

Bu yaş grubundaki kadınlar arasında oldukça yaygın olan stresli bir yaşam tarzı ya da iş, hamilelikte yüksek tansiyon veya prematüre doğum gibi komplikasyonların olasılığını artırabilir. Yorucu bir işe ek olarak bir bebek büyütmenin gerekleri, çok fazla gelebilir. İşinizdeki stresi azaltmayı ve dinlenip gevşemek için daha fazla zaman ayırmayı gerekli bulabilir veya isteyebilirsiniz.

Yaşı daha ileri kadınlar, genç kadınlara oranla down sendromu denen'zihinsel geriliğe ve fiziksel anormalliklere neden olan genetik bozulduğa sahip bir bebek taşıma riskiyle daha fazla karşı karşıyadır. Bu durum, amniyosentez veya koryonik villüs örnekleri alınarak tespit edilebilir. Hamileliğin başlarında, otuz beş yaşının üzerindeki kadınlara bu testlerden biri önerilir. Eğer down sendromu veya başka bîr genetik bozukluk tespit edilirse, kürtajı seçebilir veya kendinizi özel ihtiyaçları olan bir çocukla yaşamaya hazırlayabilirsiniz.

İleri yaşta bir hamile kadın olarak, çocuk taşımaya yönelik tutumunuz yaşınızdan ve deneyimlerinizden etkilenebilir. Geçmişinizde kısırlık sorunu yaşamışsanız veya düşük yapmışsanız, muhtemelen “yüksek riskli” veya “sağlıksız” durumunda kalmaya daha açık olursunuz. Sorunları tespit edip düzeltmek üzere tasarlanmış geniş kapsamlı testler ve yöntemlerle, normal ve sağlıklı bir bebek dünyaya getireceğiniz konusunda garanti atayabilirsiniz.

Bazı kadınlar testlerin kendilerinden de rahatsız olmaktadır, çünkü testler her zaman tutarlı değildir ve olası sorunların hepsini tespit edemeyebilirler. Doğum komplikasyonlarına gelince, otuz beş yaşının üzerindeki kadınlar arasında sezaryen doğum oranının ortalamanın üzerinde olduğu doğrudur ama bunun da nedenleri net değildir. Sorun hamilelik komplikasyonlarındaki oranın artışı olabilir; örneğin, plasenta kopması gibi bir durum, genellikle sezaryen doğumu gerektirir. Bazen, tıp personeline bağlı olarak, yaşı daha ileri bir kadının doğumda karşılaşacağı sorunların sezaryenle ortadan kaldırılma olasılığı, daha genç bir kadının karşılaştığı aynı sorunlara oranla daha yüksek olabilir.

 Otuz beş yaşının üzerinde ve hamileyseniz, iyi bir sonuç ve duygusal tatmin elde etmek İçin neler yapmalısınız? Gerçek şu ki herhangi bir hamile kadının yapmak zorunda olduklarından daha fazlasını ya da daha azını yapmanız gerekmez. Kendinize iyi bakın, stresi azaltın, yetkin ve ilgili bir doktor veya ebeyle iyi doğum öncesi balam alın, testler ve yöntemlerle ilgili seçeneklerinizi iyi değerlendirin ve sorunlarla ancak karşılaştığınızda (ve karşılaşırsanız) ilgilenin. Doğum kursları neler bekleyebileceğiniz, karar verirken eşinizle nasıl çalışmanız gerektiği ve doğumun stresiyle nasıl başa çıkacağınız konusunda gerekli şeyleri öğrenmeniz konusunda size yardımcı olacaktır.

Bazı kadınlarda sorunlar çıksa bile -siz de onlardan biri olabilirsiniz- bu sorunlar neredeyse daima çözülebilir, tedavi edilebilir veya kontrol altına alınabilir şeylerdir. Diğer hamile kadınlardan daha ileri yaşta olsanız bile, yine de son derece sağlıklı bir sonuç bekleyebilirsiniz.